Şeytan, sinsice kontrolü altına aldığı insanları Kuran dışı bir tavır içerisine sürüklemek için onlara çeşitli olumsuz konuşma yöntemleri öğretir. Bu konuşma üslubunun, içerdiği şeytani yönlerin ispat edilmez olmasına büyük özen gösterilir. En temel özelliklerinden biri ise, ilk bakışta olumlu bir konuşma gibi görünmesidir. Dinleyen, konuşan kişinin son derece faydalı bir konuya değindiğini ve sonuçta da …
üslup
Şüphe Veren Bir Konuşma Tarzı Kullanmamak
Müminlerin sakındıkları konuşma üsluplarından biri de münafıklara özgü ‘şüphe dolu ve şüphe veren bir üslup kullanmak ‘tır. Münafıklar Allah’ın varlığından, ahiretten ve Allah’ın vaatlerinden yana ciddi bir kuşku içerisinde oldukları için konuşmaları da şüphe ve tereddüt doludur. Kuran ahlakını hiçbir zaman müminlerin tebliğ ettiği gibi açık, kesin ve kararlı bir üslupla anlatamazlar. Kalplerinden konuşmalarına yansıyan bu şüphe, …
Karşılarındaki Kişinin Kültür Seviyesine Uygun Bir Üslup Kullanmak
Müminlerin konuşmalarında dikkat ettikleri özelliklerden biri de karşılarındaki insanlara en uygun olan, onların en rahat edecekleri ve en kolay anlayabilecekleri üslubu kullanmalarıdır. Zira imanın getirdiği akıl insana, her yaştan ve her kültürden insana hitap edebilme yeteneğini kazandırır. Açık bir şuura ve zengin bir bilgi birikimine sahip olan bir kimseye kullanılacak hitap şekliyle, anlayışı sığ, kültür …
Alaycı Bir Üslupla Konuşmamak
Dünyanın neresine giderseniz gidin, kimle konuşursanız konuşun “sizinle alay edilmesini ister misiniz?” diye soracak olursanız, büyük olasılıkla tüm insanlardan “elbette ki hayır” cevabını alırsınız. Ne var ki kendileriyle alay edilmesinden hiçbir şekilde hoşlanmayan bu insanlar, söz konusu bir başkası olduğunda alay etmeyi önemli bir eğlence vesilesi olarak görürler. Bu üslubun kimi insanlar arasında geniş çapta kabul görmüş olması ise …
Nezaketli Ve Saygılı Bir Üslup Kullanmak
Müminler yine güzel ahlaklarının bir gereği olarak konuşmalarında son derece ‘nezaketli ve saygılı bir üslup kullanırlar’. Karşılarındaki kişinin yaşı, kültür düzeyi, zeka ya da akıl seviyesi, zengin ya da fakir olması onların bu üslubunu değiştirmez. Çünkü onlar Kuran ahlakını, Allah’ın rızasını kazanabilmek için yaşarlar. Karşılarındaki insanları müstakil birer varlık olarak düşünüp, her birine ayrı bir tavır …
Şevk Ve Heyecanı Yüksek Tutan Bir Üslupla Konuşmak
Müminin üzerindeki sorumluluklardan biri de konuşmalarıyla tüm inananların şevkini, coşkusunu ve heyecanını sürekli ayakta tutmaktır. Samimi bir mümin kendi içinde bu coşku ve şevki her an yaşar ancak şeytanın, müminleri yılgınlığa düşürmeye, şevklerini ve azimlerini kırmaya çalışacağını da bilir. Bu nedenle şeytanın oyunlarına karşı birbirlerini destekler ve bu yönde birbirlerini teşvik ederek şeytanın kışkırtmalarını etkisiz …
Dünya Hayatının Geçiciliğinin Farkında Olan Bir Üslupla Konuşmak
Dünyevi değerleri ilahlaştıran insanların kendilerine has bir üslupları vardır. Konuşmalarından dünya hayatını yaşamlarının asıl amacı haline getirdikleri açıkça anlaşılır. Başkalarında görüp sahip olamadıkları güzelliklerden kimi zaman gıptayla kimi zaman da haset dolu bir üslupla bahsederler. Söz konusu kimselerin içlerinde yaşadıkları bu özenti, dünya hayatına ve ahirete dair gerçeklerden habersiz olmalarından kaynaklanır. Oysa Allah Kuran’da dünya …
Allah’a Karşı Aczini Bilen Bir Üslupla Konuşmak
Allah Kuran’da, “Yaratan Rabbin adıyla oku. O, insanı bir alaktan yarattı. Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir; Ki O, kalemle (yazmayı) öğretendir. İnsana bilmediğini öğretti. Hayır; gerçekten insan, azar. Kendini müstağni gördüğünden. Şüphesiz, dönüş yalnızca Rabbinedir.” (Alak Suresi, 1-8) sözleriyle insanın, aciz bir varlık olmasına rağmen bu durumunu unutarak Kendisi’ne karşı büyüklenebildiğini bildirmektedir. Gerçekten de insanların bir kısmı …
Allah’ın Kudretini (Kadrini) Takdir Edebilen Bir Üslup İle Konuşmak
Samimi olarak iman eden bir kişi yaşadığı her olayda Allah’ın aklını, ilmini, sanatını ve gücünü görür ve hayranlıkla Allah’a boyun eğer. Bu samimi sevgi, saygı ve teslimiyet, kişinin tüm hayatına olduğu gibi konuşmalarına da yansır. İman eden bir insan, Allah’ın hiçbir şeye ihtiyacı olmadığını; herkesin ve herşeyin, tüm varlıkların her an O’na muhtaç olduklarını bilir. …
Kargaşa Çıkaran Üslup ve Tavırdan Kaçınmak, Bozgunculuk Yapmamak
“Ey kavmim, ölçüyü ve tartıyı -adaleti gözeterek- tam tutun ve insanların eşyasını değerden düşürüp- eksiltmeyin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın.” (Hud Suresi, 85) (Yine) Hatırlayın; Musa kavmi için su aramıştı, o zaman Biz ona: “Asanı taşa vur” demiştik de ondan on iki pınar fışkırmıştı, böylece herkes içeceği yeri bilmişti. Allah’ın verdiği rızıktan yiyin, için ve …
Her An Yatıştırıcı Güzel Bir Üslup Kullanmak
Evren akıl almaz derecede büyüktür. Bu büyüklük karşısında insan, beynindeki “büyük” kavramını sorgulamaktan bile aciz kalıyor. Ama işte evren bu kadar uçsuz bucaksız olduğu halde, bir hikmetledir ki, bizim sadece bir tane Dünyamız var. Ve hepimiz bu dünyada yaşamak ve birşeyleri paylaşmak zorundayız… Yaklaşık 7 milyar insan, şu an Dünyayı paylaşmaya çalışıyoruz ve bu paylaşım …
Kuran’a Uygun Konuşma
Allah’a çağıran, salih amelde bulunan ve: “Gerçekten ben Müslümanlardanım” diyenden daha güzel sözlü kimdir? (Fussilet Suresi, 33) Allah’ın herşeyi görüp kuşattığını bilen bir Müslüman hayatının her anında Allah’ın hoşnutluğunu aradığı için her konuşmasının Kuran’a uygun olmasına çok titizlik gösterir. Allah’ın herşeyi adaletle ve hayırla yarattığını bildiği konuşmalarından da anlaşılır. O yüzden zor durumda dahi olsa …
İyi Niyet Dileklerinde Müminin Üslup Farklılığı
Toplumda alışkanlık haline gelmiş bazı konuşma kalıpları vardır. Bu, tüm insanların kullandığı ortak bir dildir. Sabah kalkıldığında “Günaydın”, akşam karşılaşıldığında “İyi akşamlar”, gece yatarken “İyi geceler, iyi uykular”, yemek yerken “Afiyet olsun”, hastalanıldığında “Geçmiş olsun”, bir iş yaparken “Kolay gelsin”, hapşurulduğunda “Çok yaşa” gibi… Hemen her insan, çocukluk yıllarından itibaren çevresinden gördüğü bu kalıplaşmış üsluba …