Allah, “Kullarım Beni sana soracak olursa, muhakkak ki Ben (onlara) pek yakınım. Bana dua ettiği zaman dua edenin duasına cevap veririm. Öyleyse, onlar da Benim çağrıma cevap versinler ve Bana iman etsinler. Umulur ki irşad (doğru yolu bulmuş) olurlar.” (Bakara Suresi, 186) ayetiyle tüm insanları dua etmeye çağırmıştır. Onlara şah damarlarından daha yakın olduğunu, dua ettikleri anda onları duyduğunu ve dualarına karşılık vereceğini müjdelemiştir. Allah’ın insanlara böyle bir imkan tanımış olması, kullarının her söylediğine, her düşündüğüne şahit olması müminler için büyük bir heyecan vesilesidir. Bu, Allah’ın müminlere dost olduğunu, onlar üzerinde her an korumasının olduğunu ve onlara her an rahmet etmekte olduğunu bilmenin heyecanıdır. Bu nedenle inananlar da büyük bir şevkle ve ihtiyaç içerisinde Rabbimiz’e sığınır ve her an her konuda O’ndan yardım dilerler.
Onlara bu konuda heyecan veren şeylerden biri de Allah’tan isteyebilecekleri konuların hiçbir sınırı olmayışıdır. Her insan Allah’tan ihtiyaç duyduğu küçük büyük, maddi manevi herşeyi isteyebilme imkanına sahiptir. Allah kullarının dualarına, onlar için en hayırlı olacak şekilde karşılık vermektedir.