Şeytanın dini, insanlara şeytanın karakterini ve onun düşünce sistemini kabul ettirme amacına dayalıdır. Şeytan, insanları bu yönde ikna edebilmek için batıla dayalı çok çeşitli ve sinsi yöntemler geliştirmiştir. Ancak ana felsefesi, öncelikle kendi tuzaklarını bozan, verdiği telkinlerle insanları durmaksızın iyiliğe ve doğruya çağıran vicdanı etkisiz hale getirmeye yöneliktir. Aslında, Allah’ın “Hayır; insan, kendi nefsine karşı bir …
nefis
Kötülüğün Kaynağı; Nefs Ve Şeytan
Kuran’da insanlara bildirilen, kötülüğün iki ana kaynağı vardır. Bunlardan biri her insanın içinde bulunan ve kendisine sürekli olarak kötülüğü emreden “nefis”tir. Nefis durmaksızın verdiği telkinlerle insanları doğru yoldan uzaklaştırmaya ve onları felakete sürüklemeye çalışır. Kuran’da nefsin bu özelliği şöyle bildirilmektedir: “(Yine de) Ben nefsimi temize çıkaramam. Çünkü gerçekten nefis, -Rabbimin kendisini esirgediği dışında- var gücüyle kötülüğü …
Nefis Ve Hevadan Konuşmamak
Müminlerin konuşmalarına yansıyan bir başka güzel ahlak özelliği de ‘nefisleri ve hevaları adına konuşmaktan titizlikle kaçınmaları ‘dır. İman edenler nefsin insanı daima Allah’ın razı olmayacağı davranışlara sürüklemeye çalıştığını bilirler. Bu nedenle nefislerinin kendilerine telkin ettiği şekilde değil, vicdanlarının ilham ettiği şekilde konuşurlar. Kuran’da müminlerin bu ahlakına Hz. Yusuf (as)’ın tavrı örnek verilmiştir. Kendisine iftira edildiği ve bundan …
Nefsini Eleştirmek, Müslümanı Veli Karakterli Yapar
Nefislerini eğitmek isteyenler, nefse asla acımamak, destekçi çıkmamak ve yandaş olmamak gerektiğini unutmamalıdırlar… Nefsin, insanı alt edebilecek, kendine ait bir gücü yoktur. Nefisteki kötülükleri etkisiz hale getirebilmek, inanan ve gerçekten isteyen bir insan için çok kolaydır. Ancak bunun için insanın nefsine kesin olarak hiç acımaması, ondan yana tavır almaması, onu sahiplenmekten ve korumaktan vazgeçmesi gerekir. …
Hiçbir Zaman İçin Kendini Yeterli Görmemek
Kim de cimrilik eder, kendini müstağni görürse, ve en güzel olanı yalan sayarsa, Biz de ona en zorlu olanı (azaba uğramasını) kolaylaştıracağız. (Leyl Suresi, 8-10) Hayır; gerçekten insan, azar. Kendini müstağni gördüğünden. (Alak Suresi, 6-7) Buna rağmen, bunlara ne oluyor ki öğütten yüz çevirip duruyorlar? Sanki onlar, ürkmüş yaban eşekleri gibidirler; Arslandan korkup-kaçmışlar. (Müddessir Suresi, 49-51) Onlar, Allah’a, …
Müslüman Nefsine Mağlup Olmamak İçin Çalışır
İnsan nefsi her türlü olumsuz hisse açıktır çünkü dünya bir denenme yeridir. Allah dünyadaki imtihana özgü olarak nefsimizi negatif duygulara yatkın yaratmıştır. Kızmak, öfkelenmek, küsmek, darılmak, üzülmek, kıskanmak, intikam alma isteği, bunların hepsi imtihanın bir gereği olarak ruhumuza hissettirilir. İmanlı, Allah’tan korkan, Allah’ı çok seven insanların üstünlüğü bu duygulara karşı gösterilen iradeyle ortaya çıkar. Hemen …
İnsanın Kendi Nefsine Zulmetmesi Allah’ın Beğenmediği Bir Davranış Bozukluğudur
Bazı insanlar kendi nefislerine nasıl zulmederler? İnsanı kendisine zulmetmekten kurtaracak yöntem nedir? www.Allahisevmek.com Zalim kelimesi genellikle yeryüzünde katliama, savaşa, mutsuzluğa sebep olan ve bunları durdurmak için ciddi çaba göstermeyen, bilakis kendi çıkar ve menfaatleri için bu zulme destek verenleri ifade eden bir kavram olarak algılanır. Bu elbette doğru bir düşünce tarzıdır. Ancak eksiktir. Çünkü bazı …
İnsanın Nefsini Kınaması, Aklın Açılmasına Vesile Olur
İnsan, Yüce Allah’ın yarattığı imtihan gereği dünyada çok farklı olaylar ve kişilerle denenir. Fakat insanın denenmesi sadece çevresi ile sınırlı değildir. İnsan ayrıca kendi iç dünyasında yaşadıklarıyla da imtihan olur. İşte insanın iç dünyasında yaşadığı bu imtihanın adı nefistir. Eğer insan nefsini arındırıp temizleyebilirse Yüce Allah’ın rahmetini ve cennetini umabilir. Nefis nasıl temizlenir? Niçin nefsi …
Kötü İle Kıyas Yapmamak, Kuran’dan Örnek Almak Önemli Bir Mümin Özelliğidir
İnsan, hayatı boyunca imtihan olan bir varlıktır. Yaşamı boyunca karşısına çıkan nefsinin lehinde ve aleyhinde olaylar ile denemeden geçirilir. Hayatı boyunca nefsine karşı bir mücadele verir. Olumlu veya olumsuz her olay, nefis için bir denemedir. İnsan en büyük imtihanı kendi nefsine karşı verir çünkü Allah’ın kendisi için yarattığı her olay nefsiyle birebir ilgilidir; bunların birçoğunun …
Yalan Söylemek
Samimiyetsizce tevil yapmaya çalışmanın beraberinde getirdiği samimiyetsizliklerden biri “yalan”dır. Dürüst ve samimi bir kimse, doğru sözlü olduğunu kanıtlamak ve çevresindeki insanları samimiyetine ikna etmek için özel bir çaba harcamaya gerek duymaz. Yaşadığı samimiyetin, Allah’ın izniyle hal ve tavırlarına da yansıyacağını bilir. Nitekim böyle bir kişinin bakışlarından, yüz ifadesinden, ses tonundan, üslubundan, olayları anlatım şeklinden samimiyeti açıkça …
Egoistlik İnsanı Yalnızca Kayba Sürükler
Müminlerin imanlarının alametlerinden biri güzel ahlaklarıdır. Her hareketlerinde Allah’ın rızasını kazanmayı hedefledikleri için bulundukları ortamlarda her zaman güzellik sunmayı esas alırlar. İhlaslı bir müminin önemli özelliklerinden biri de fedakar ve kanaatkar olmasıdır. Müminler Allah’ın kendilerine verdiği nimetlere şükreder, kendileri ihtiyaç içinde olsalar bile, her konuda mutlaka diğer müminlere öncelik verirler. Hiçbir zaman tamahkar bir kişilik göstermezler. …
Dikkat! İnsan Kendi Kendine de Zarar Verebilir
Biz onlara zulmetmedik, ancak onlar kendi nefislerine zulmettiler… (Hud Suresi, 101) İnsan bir sorunla karşılaştığı zaman her zaman öncelikle kendisindense başkalarını suçlama eğilimindedir. Hep başkalarının yaptığı birşeylerden dolayı kendisinin hataya düştüğünü öne sürer. Halbuki asıl sorunu öncelikle kendinde araması gerekir. Çünkü insanın kendi kendine verebildiği maddi manevi zarar, başkalarının vereceğinden çok daha ciddi boyutlara varabilir. …
Nefsi Eğitmenin Yolları
“(Yine de) Ben nefsimi temize çıkaramam. Çünkü gerçekten nefis, -Rabbim’in kendisini esirgediği dışında- var gücüyle kötülüğü emredendir…” (Yusuf Suresi, 53) İnsanın dünya hayatındaki imtihanındaki en büyük düşmanlarından biri nefsidir. İnsanın en büyük düşmanının, kendi içinde olması ise çok düşündürücüdür. Dünya hayatının sonuna kadar en çetin mücadeleyi vermesi gereken varlıklardan biri, uzakta bir yerlerde değil, tam …
Eleştiri Karşısında Açıklama Yapma İsteği Bir Hastalıktır
İnsanlar kendilerini ilgilendiren herhangi bir konu olduğunda, sonuna kadar kendilerini etraflarındaki insanlara açıklayabilmek isterler. Eğer söylemek istedikleri bir şey varsa ve bunu istedikleri gibi anlatamamışlarsa müthiş bir sıkıntıya kapılırlar. Bu çok küçük bir detay dahi olsa, mutlaka o konuda bir açıklama yapmak isterler. Hemen her insanın fıtratında var olan bu açıklama yapma arzusu, bir yönüyle …
Ölüm Anında Bile Adamlık Dinini Uygulamak
Ölüm, insanın, var olduğunu zannettiği tüm gücünü yitirdiği, Rabbimiz’in karşısındaki zavallığını, muhtaçlığını, aczini kamil anlamda ve olabilecek en açık şuurla kavradığı andır. Normal şartlarda bu apaçık gerçekle yüzleşen bir insanın, o ana kadar her nasıl bir ahlak yaşamış olursa olsun, büyük bir sevgi, saygı ve acz ile Allah’a teslim olması umulur. Samimiyetin olabilecek en üst …
Hataları Düzeltirken Unutulmaması Gerekenler…
Bazen insanlar eksik bir yönlerini düzeltmek için çaba harcarlar. Bunun sonucunda da gerçekten düzelttiklerini zannederler. 1 şiddetinde bir baskıyla karşılaştıklarında buna dayanırlar. 2 şiddetinde bir baskı olduğunda buna da dayanırlar. Ama biraz daha fazlası geldiğinde buna karşı direnç gösteremezler. Nefislerinde ki bu eksikliği tetikleyecek herhangi bir kışkırtmada hemen eski tavırlarına geri dönerler. O ana kadar …
Karşı Tarafı Sözle Yenmiş Olmak, Her Zaman Bir Kazanç Değildir
İnsan biriyle bir fikir çatışması ya da tartışma içerisine girdiğinde, elde edebileceği en iyi sonucun, ‘karşı tarafa kendi fikrini kabul ettirmesi’ olduğunu düşünür. Halbuki her zaman için asıl başarı, ‘karşı tarafı yenmek’ değildir. Bazen de insanın yenilmesi, asıl olarak onun üstünlüğünü gösteren bir alamet olur. İnsanın nefsinde, ‘her zaman üstün gelme arzusu’ vardır. Hep kendi fikri kabul edilsin, …
”Heveslenmek” ile ”Gerçekten İstemek” Farklı Şeylerdir
Bazı insanlar vardır; hemen her gördükleri güzel şeye heves ederler. Beğendikleri bir şeyle karşılaştıklarında, ilk bir heyecanla o konuda hemen birkaç adım atarlar. Ama sonrasında devam etmeye kararlılık gösteremezler. Sonra hoşlarına giden bir başka konu ortaya çıkar. Bu sefer de hemen o yöne yönelirler. Onda da bir iki gün, birkaç hafta ya da birkaç ay …
Mümin İçinden Gelen Her Hisse Teslim Olmaz…
Kimi insanlar içlerinden ne gelirse, hiç düşünmeden onu hemen uygulamaya geçirirler. Akıllarından ne geçerse hemen onu düşünmeden söylerler. Davranışlarının ya da konuşmalarının doğuracağı sonuçları hesaplamaya gerek duymazlar. Öfkelenirlerse, yatıştırmaya hiç gerek duymadan kızgınlıklarını dile getirirler. İçlerinde küskünlük hissediyorlarsa, bunu hemen açığa vururlar. Rahatsız oldukları bir durum oluştuğunda, buna bozulduklarını hemen karşı tarafa hissettirirler. Ağlama hissi …
‘Gaddar’lık İnsanın Kendine Kondurmadığı Pek Çok Tavırda Ortaya Çıkar…
Gaddarlık, cahiliye toplumlarında çok yaygın olan bir tavır bozukluğudur. İnsanlar çocukluk yıllarından itibaren hep ‘bencil olmaya, öncelikle hep kendi menfaatlerini koruyup kollamaya’ teşvik edilirler. ‘Hayatın bazı gerçekleri’ olduğuna, bu yüzden de hayatta kalmak için acımasız ve merhametsiz olmak gerektiğine inandırılırlar. Bunun sonucunda da insanlar, farkında olmadan gaddarlığın felsefesini içten içe yoğun olarak yaşamaya başlarlar. Kendilerine sorulsa, …
Nefislerini Eğitmek İsteyenler, Nefse Asla Acımamak Gerektiğini Unutmamalıdırlar…
Nefsin, insanı alt edebilecek, kendine ait bir gücü yoktur. Nefisteki kötülükleri etkisiz hale getirebilmek, inanan ve gerçekten isteyen bir insan için çok kolaydır. Ancak bunun için insanın nefsine kesin olarak hiç acımaması, ondan yana tavır almaması, onu sahiplenmekten ve korumaktan vazgeçmesi gerekir. Nefsini adeta düşmanı gibi karşısına alması, onunla akılcı ve ilmi bir zeminde, kesintisiz …