Kuran ahlakından uzak olan insanlar hayatlarını cahiliye toplumunun kurallarına göre yaşarlar. Hatta bu yaşam şeklinin içerisine öylesine dahil olurlar ki, bu gizli şeytani sistemin onlara nasıl zararlar getirdiğinin farkına bile varmazlar. Müminler ise hayatlarını Kuran ahlakının gereklerine göre yaşarlar. Hayatlarını Allah’a adamışlardır ve yaptıkları her işte Rabbimiz’in rızasını gözetirler. Cahiliye toplumunda, müminlerin bu hayat tarzından çok …
cahiliye
Cahilliğin Tehlikesi
İnsan ne kadar zeki olursa olsun cahilliğin ortadan kalkması ancak Allah’ın dilemesiyle ‘İMANLA’ olur. Çünkü Allah aklı ve doğruyu yanlıştan ayırma gücünü sadece iman eden kullarına verir. Bir insan çok kültürlü, görgülü ve çok zeki olabilir. Ama akıllı olmadığı sürece dünyadaki amacını bilmeden bomboş amaçlar uğruna zamanını geçirecektir. Zekasını Allah rızası için akla çeviren ise bir tek …
Cahiliye İnsanlarının, Menfaat Beklentilerini Sevgi Sanmaları
İman etmeyen insanların, hayata dair hemen her konuda kendilerine belirledikleri cahili ölçüler vardır. Bu ölçülerin ortak özelliği ise, her birinin sadece dünyevi menfaatleri en fazlasıyla elde edebilme üzerine kurulmuş olmasıdır. Birbirlerini, manevi güzelliklerini, ruhlarındaki derinliği, ahlak zenginliğini görüp sevecekleri birer nimet olarak değil; maksimum derecede çıkar sağlayabilecekleri ticari birer meta gibi görürler. Bu nedenle de …
Cahiliye İnsanlarının Nefis Sevgisini Allah Sevgisine Tercih Etmeleri
Kuran ahlakını yaşamayan toplumlarda, Allah korkusu üzerine bir sistem olmadığı için kötü ahlak göstermekte bir mahsur görmezler. Dolayısıyla etrafa verdikleri zararı düşünmeden sadece kendi istek ve tutkuları için herşeyi yapabilirler. Birbirlerine karşı saygısız, küstah, alaycı ve gaddar olmaktan sakınmazlar. Birbirlerini Allah’ın tecellisi olan, Allah’ın ruhunu taşıyan değerli insanlar olarak görmedikleri için kızmayı, aşağılamayı, üzmeyi makul …