Kullarıma, sözün en güzel olanını söylemelerini söyle. Çünkü şeytan aralarını açıp bozmaktadır. Şüphesiz şeytan insanın açıkça bir düşmanıdır. (İsra Suresi, 53)

Allah Kuran’da insanlara birbirlerine sözün en güzelini söylemelerini bildirmiştir. İnsan düşünmeden, gelişigüzel bir şekilde de konuşabilir ya da sözü “en güzel şekliyle” söylemeye de gayret edebilir. Allah Katında makbul olduğu umulan ve kişiye Allah’ın rızasını kazandıracak olan bu ikincisi, yani insanın yapabileceğinin en fazlasını yaparak en vicdanlı şekilde konuşmasıdır.

Bu konuyu şöyle bir örnekle açıklayabiliriz: İnsan bir başkasının güzel bir davranışını görmezlikten gelerek bu konuda hiçbir şey söylemeyebilir; kaçamak ve ilgisiz bir üslupla yaptığının güzel bir tavır olduğunu söyleyebilir; ya da tam tersine ne kadar üstün bir ahlak gösterdiğini ve ne kadar örnek bir tavır sergilediğini tüm içtenliği ve samimiyetiyle karşı tarafa anlatabilir. Bu iki tavır arasındaki fark dışarıdan bakıldığında ilk anda dikkat çekmeyebilir. Ama aslında Allah Katında kişiye kazandıracakları bakımından son derece büyük farklılıklar içermektedir. Böyle bir durumda Müslümanca konuşmanın gereği, kişinin hiçbir şekilde gurur yapmadan, haset ya da kıskançlık duygularına kapılmadan karşı tarafın güzel yönlerini ön plana çıkarabilmesidir. Bir parça bile kibirlenip, konuyu geçiştirmeye çalışmak Kuran ahlakından uzak yaşayan insanların ahlakını yansıtan bir tavır olur. Müminler, konuşurken nefislerinin kendilerine fısıldayabileceği bu gibi sinsi oyunları fark eden ve her ne olursa olsun Allah’ın en beğeneceğini düşündükleri üslupla konuşan insanlardır.

Müslümanlar bir söz söylemeden önce mutlaka vicdanlarına danışır, daima sözün en güzelini söylemeye çalışırlar. Karşı tarafı huzursuz edecek, kalbine vesvese ya da sıkıntı verecek tek bir söz dahi söylememeye özen gösterirler. Tam tersine onların kalplerine huzur verecek, içlerini açacak, neşelendirecek, şevklendirip harekete geçirecek şekilde konuşmayı hedeflerler. Karşılarındaki insanları daha iyiye teşvik etmek, imani açıdan daha da güçlenmelerine vesile olmak, onları Allah’a daha da yakınlaştırmak amacıyla konuşurlar.