Birçok insanın yalana başvurmasının nedenlerinden biri, çevrelerindeki insanlardan korkup çekinmeleridir. Sözgelimi evde vazoyu kıran bir çocuk annesinden korktuğu için yalan söyler. İşyerinde dosyaları birbirine karıştıran bir sekreter patronundan korkar ve kendisini kurtarmak için yalana başvurur. Oysa, mümin bir insan hiçbir zaman insanlardan korkup çekinmez. Sadece Allah’tan korkup sakınır ve Allah’ın kendisinden razı olup olmayacağını düşünür. Bu nedenle her ne durumda kalırsa kalsın doğruyu söyler ve Allah’a dayanıp güvenir.
İnsanlardan korkup çekinenler ise, örneğin değerli bir eşyayı kırdıklarında sakar veya dikkatsiz olarak tanınmaktan çekinirler. İnsanların kendileri hakkındaki düşüncelerini Allah’ın rızasından üstün tutarak büyük bir yanılgı içinde oldukları için, insanların rızasını gözeten kararlar alırlar. Bu nedenle çoğunlukla yalana başvurarak yaptıkları hataları örtbas etmeye çalışırlar.
Allah Kuran’da şeytanın insanları birbirleri ile korkutmak isteyeceğini bildirmiş ve müminlere sadece Kendisi’nden korkmalarını buyurmuştur.
İşte bu şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Siz onlardan korkmayın, eğer mü’minlerseniz, Ben’den korkun. (Al-i İmran Suresi, 175)
Allah, kuluna yeterli değil mi? Seni O’ndan başkalarıyla korkutuyorlar. Allah, kimi saptırırsa, artık onun için bir yol gösterici yoktur. (Zümer Suresi, 36)
Allah bir ayetinde de müminler için “kınayıcının kınamasından korkmayan bir topluluk” demiştir. (Maide Suresi, 54) Mümin, her koşulda sadece Allah’a dayanıp güvenir ve insanların düşüncelerine göre değil sadece Allah’ın rızasına göre davranır. İnsanlardan korkup çekinerek, doğru olanı yapmamak aynı zamanda şirktir. Şirk, bir insanın başka insan veya varlıkları, (Allah’ı tenzih ederiz) Allah ile eş tutması, bu varlıklara ilahlık vermesi demektir. Bir insan başka bir insandan çekinip o insanın rızasına göre davranıyorsa onu şirk koşuyor demektir. (bkz. En Büyük İftira: Şirk, Harun Yahya) Müminler ise bu gerçeğin farkındadırlar ve Allah’tan başkasını İlah edinmezler. Allah ayetlerinde şöyle bildirir:
Ben, O’ndan başka ilahlar edinir miyim ki, Rahman (olan Allah), bana bir zarar dileyecek olsa, ne onların şefaati bana bir şeyle yarar sağlar, ne de onlar beni kurtarabilirler. O durumda ise, gerçekten ben apaçık bir sapıklık içinde olmuş olurum. (Yasin Suresi, 23-24)
Ayetlerde de bildirildiği gibi, hiçbir insan bir başkasına zarar vermeye güç yetiremez. Hiç kimse Allah’ın izni olmaksızın bir başkasına tek bir söz dahi söyleyemez. Bu nedenle bir insanın başka insanlardan korkarak, yalan söylemesi şirk olabilir. Şirk ise, “Allah’ın bağışlamayacağını bildirdiği bir günahtır.” (Nisa Suresi, 48) Bu nedenle insanlardan çekinip yalan söyleyenler hem harama girmekten, hem de Allah’a şirk koşmaktan korkup sakınmalıdırlar.