İnsanın Yaşadığı Hiçbir An Yok Olmuş Değildir

Allah, Baki olandır (devam eden, fani olmayan). Allah’ın kaderde yarattığı tüm olaylar da Rabbimiz’in katında sonsuza dek varlığını sürdürür. Yüce Allah, dilediği taktirde bu dünyada da olayların muhafaza edilebileceğini çeşitli vesilelerle insanlara göstermektedir. Bir cd’ye kaydettiğimiz doğum günü partisi, aradan yıllar geçse de, insanlar yaşlanıp ölse de, nesiller değişse de, o cd var oldukça sürekli olarak onun içinde varlığını sürdürecektir. O cd ne zaman seyredilse, aynı doğum günü partisi aynı detaylarıyla karşımıza çıkacaktır. O görüntünün içindeki kişilerin tümü, konuşmakta, yürümekte, eğlenmekte, hareket etmektedirler. Hepsi, bugünkü kadar canlıdırlar. Aynı görüntü ne zaman seyredilse, yine mutlaka aynı şeyleri yapacaklardır. Demek ki Allah, dilediği takdirde herhangi bir vesile ile yaşanan bir şeyi sonsuza dek bu dünyada da var edebilir. Allah dilerse o anlar, bizim hafızamızda da sürekli olarak var olurlar. Bunların tümünü Allah zaten bilmektedir. Ve kuşkusuz bunları bizim zihnimizde yaratmak Allah için kolaydır.

Hipnoz seansları, insanın yaşadığı olayların yok olup gitmediğine önemli birer örnek teşkil ederler. İnsanlar, hipnoz esnasında, hiçbir şekilde hatırlamadıkları, hatta teknik olarak hatırlamaları mümkün olmayan 3-4 yaşında yaşadıkları olayları, bütün detaylarıyla, bütün his ve duygularıyla aynı şekilde hatırlarlar. Aslında hatırlamanın ötesinde bu olayı tüm detaylarıyla yaşarlar. Bir insanın, yok olduğuna inandığı bir anı, tüm gerçekliği, netliği ve doğruluğu ile tekrar yaşaması, aslında tüm yaşananların sonsuza kadar varlığını sürdürdüğünün önemli bir delilini teşkil eder. Bu aynı zamanda Allah’ın Katında tüm bilgilerin noksansız bulunduğunu ve Allah’ın dilediği taktirde bunları bizim hafızamıza da vereceğini açıkça göstermektedir.

Allah, aciz yaratılmış insana bile olayları hatırlama yeteneği vermişken, dilediği zaman dilediği anı, dilediği kişileri kamerada, cd’de muhafaza etmeye kadirken, o görüntüler her seyredildiğinde aynı olayı tekrar tekrar yaratmaya güç yetirirken; yaşanmış olayların kaybolup gittiği iddiasında bulunmak cahilliktir. Bunların kaybolup gittiği iddiası, yokluk anlamına gelir. Böyle bir şeyin mümkün olmayacağı açıktır. Böyle bir iddia, bir insanın Allah’ın gücünü ve kadrini kavrayamadığını gösterir. Bu kadar detay yaratabilen, insanın zihninde veya bir cd parçasında geçmiş olayların tümünü aynı şekli ile meydana getiren Rabbimiz, tüm detayları sonsuz hıfzında sonsuz kere yaratıp muhafaza etmeye kadirdir elbette. Olaylar, insanın sınırlı hafızasında yok olur giderler ama sonsuz akıl sahibi Allah’ın Katında sonsuza kadar vardırlar.

Rabbimiz bir ayetinde şöyle buyurur:

Allah, hepsini dirilteceği gün, onlara neler yaptıklarını haber verecektir. Allah, onları (yaptıklarıyla bir bir) saymıştır; onlar ise onu unutmuşlardır. Allah, herşeye şahid olandır. (Mücadele Suresi, 6)


Burada önemli bir hatırlatmada bulunmak gerekmektedir: Yazı boyunca “Allah’ın hıfzı” sözcüğü, konunun anlaşılması açısından sarfedilmektedir. Yoksa elbette Allah’ın hafızaya ihtiyacı yoktur (Allah’ı tenzih ederiz). Allah sonsuzdur ve Allah’ın yarattığı bilgi de Allah’ın Katında sonsuza kadar duracaktır.

Yaşadıklarımızın sonsuza kadar canlı kalıyor olduğu gerçeği, insanın kendi kanaatine ve inancına kalmış bir konu değildir. Bu, bilimsel, teknik bir gerçektir. Ve kesindir. Bu teknik ve kesin gerçeği görerek insan, yaşadıklarının, gördüklerinin, düşünüp konuştuklarının yok olmadığı, ebedi olarak var olduğu bir sonsuz hayatın varlığı ile karşılaşacaktır. Yaşadıklarının sonsuzlukta var olmasının hikmetlerinin olduğunu, tüm yaptıklarından mutlaka Allah’ın katında sorguya çekileceğini ve bunların tümünün hesabını vereceğini anlayacaktır. Görecektir ki, bu dünya hayatında yaşanan hiçbir şey boşuna değildir, hepsi Allah’ın yarattığı özel bir imtihana aittir ve insan, tüm bunlarla denenmektedir. Yani insan, ahirete hazırlanmaktadır. Sonsuz yaşamı ile buluşacağı ahiret için hazırlık yapmalı, cenneti hak etmek için bu dünya hayatındaki imtihanın gereğini yerine getirmelidir.

Allah’ın, yaşananları sonsuz hıfzında muhafaza ettiği gerçeğini göremeyen kişiler, ahirette bu gerçek ile karşılaştıklarında büyük bir korku yaşayacaklardır. Bu gerçeği takdir edemediklerinden, Rabbimizin büyüklüğünü ve Yüceliğini kavrayamadıklarından, tüm yaptıklarını eksiksiz olarak karşılarında gördüklerinde artık her şey için çok geç olduğunu anlayacaklardır. Hiç ümit etmedikleri sonsuz hayat onlar için başlamıştır artık. Ve onlar, sonsuza kadar kalacakları cehenneme gönderilirler. Allah bir ayetinde şöyle bildirir:

(Önlerine) Kitap konulmuştur; artık suçlu-günahkarların, onda olanlardan dolayı dehşetle-korkuya kapıldıklarını görürsün. Derler ki: “Eyvahlar bize, bu kitaba ne oluyor ki, küçük büyük bırakmayıp herşeyi sayıp-döküyor?” Yapıp-ettiklerini (önlerinde) hazır bulmuşlardır. Rabbin hiç kimseye zulmetmez. (Kehf Suresi, 49)