Allah Kuran’da Müslümanlara nelere dua etmeleri gerektiğini birçok ayetle bildirmiştir. Dua, zaten kaderimizde var olana doğru bizi yönlendirir. Kaderimizi takdir eden de, bize duayı ettiren de Allah’tır. Dua, Müslümanın en önemli ibadetlerinden biridir. Dua eden mümin Allah’a karşı aczini bilip, sürekli teslimiyetli bir ruh halinde olur. Dualarının karşılığında Allah’ın Katında değerli, takva sahibi bir kul olabileceğini ümit eder. Allah bir ayetinde şöyle buyurur:
“De ki: Duanız olmasaydı Rabbim size değer verir miydi?…” (Furkan Suresi, 77)
Bu bölümde Kuran’da haber verilen ve iman edenlerin hayatlarında bir kere de olsa okumaları gereken dualardan bazılarına yer verilmektedir.
“… İnsanlardan öylesi vardır ki: “Rabbimiz, bize dünyada ver” der; onun ahirette nasibi yoktur. Onlardan öylesi de vardır ki: “RABBİMİZ, BİZE DÜNYADA DA İYİLİK VER, AHİRETTE DE İYİLİK (VER) VE BİZİ ATEŞİN AZABINDAN KORU” der…” (Bakara Suresi 200-202)
Elçi, kendisine Rabbinden indirilene iman etti, mü’minler de. Tümü, Allah’a, meleklerine, Kitaplarına ve elçilerine inandı. “O’NUN ELÇİLERİ ARASINDA HİÇ BİRİNİ (DİĞERİNDEN) AYIRDETMEYIZ. İŞİTTİK VE İTAAT ETTİK. RABBİMİZ BAĞIŞLAMANI (DİLERİZ). VARIŞ ANCAK SANA’DIR” dediler. (Bakara Suresi 285)
…”RABBİMİZ, UNUTTUKLARIMIZDAN VEYA YANILDIKLARIMIZDAN DOLAYI BİZİ SORUMLU TUTMA. RABBİMİZ, BİZE, BİZDEN ÖNCEKİLERE YÜKLEDİĞİN GİBİ AĞIR YÜK YÜKLEME. RABBİMİZ, KENDİSİNE GÜÇ YETİREMEYECEĞİMİZ ŞEYİ BİZE TAŞITMA. BİZİ AFFET. BİZİ BAĞIŞLA. BİZİ ESİRGE, SEN BİZİM MEVLAMIZSIN. KAFİRLER TOPLULUĞUNA KARŞI BİZE YARDIM ET.” (Bakara Suresi 286)
“RABBİMİZ, BİZİ HİDAYETE ERDİRDİKTEN SONRA KALPLERİMİZİ KAYDIRMA VE KATINDAN BİZE BİR RAHMET BAĞIŞLA. ŞÜPHESİZ, BAĞIŞI EN ÇOK OLAN SENSİN SEN.” (Al-i İmran Suresi 8)
“RABBİMİZ, KENDİSİNDE ŞÜPHE OLMAYAN BİR GÜNDE İNSANLARI GERÇEKTEN SEN TOPLAYACAKSIN. DOĞRUSU ALLAH, VA’DİNDEN CAYIP-DÖNMEZ.” (Al-i İmran Suresi 9)
Onlar: “RABBİMİZ ŞÜPHESİZ BİZ İMAN ETTİK, ARTIK BİZİM GÜNAHLARIMIZI BAĞIŞLA VE BİZİ ATEŞİN AZABINDAN KORU” diyenler. (Al-i İmran Suresi, 16)
Onların söyledikleri: “RABBİMİZ, GÜNAHLARIMIZI VE İŞİMİZDEKİ AŞIRILIKLARIMIZI BAĞIŞLA, AYAKLARIMIZI (BASTIKLARI YERDE) SAĞLAMLAŞTIR VE BİZE KAFİRLER TOPLULUĞUNA KARŞI YARDIM ET” demelerinden başka bir şey değildi. (Al-i İmran Suresi, 147)
Onlar, ayakta iken, otururken, yan yatarken Allah’ı zikrederler ve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda düşünürler. (Ve derler ki:) “RABBİMİZ, SEN BUNU BOŞUNA YARATMADIN. SEN PEK YÜCESİN, BİZİ ATEŞİN AZABINDAN KORU.” (Al-i İmran Suresi 191)
“RABBİMİZ, ŞÜPHESİZ SEN KİMİ ATEŞE SOKARSAN, ARTIK ONU ‘HOR VE AŞAĞILIK’ KILMIŞSINDIR; ZULMEDENLERİN YARDIMCILARI YOKTUR.” (Al-i İmran Suresi 192)
“RABBİMİZ, BİZ: “RABBİNİZE İMAN EDİN” DİYE İMANA ÇAĞRIDA BULUNAN BİR ÇAĞIRICIYI İŞİTTİK, HEMEN İMAN ETTİK. RABBİMİZ, BİZİM GÜNAHLARIMIZI BAĞIŞLA, KÖTÜLÜKLERİMİZİ ÖRT VE BİZİ DE İYİLİK YAPANLARLA BİRLİKTE ÖLDÜR.” (Al-i İmran Suresi 193)
“RABBİMİZ, ELÇİLERİNE VA’DETTİKLERİNİ BİZE VER, KIYAMET GÜNÜNDE DE BİZİ ‘HOR VE AŞAĞILIK’ KILMA. ŞÜPHESİZ SEN, VA’DİNE MUHALEFET ETMEYENSİN.” (Al-i İmran Suresi 194)
Elçiye indirileni dinlediklerinde hakkı tanıdıklarından dolayı gözlerinin yaşlarla dolup taştığını görürsün. Derler ki: “RABBİMİZ İNANDIK; ÖYLEYSE BİZİ ŞAHİDLERLE BİRLİKTE YAZ.” (Maide Suresi 83)
Gözleri cehennem halkından yana çevrilince: “RABBİMİZ, BİZİ ZALİMLER TOPLULUĞUYLA BİRLİKTE KILMA” derler. (A’raf Suresi, 47)
Dediler ki: “BİZ ALLAH’A TEVEKKÜL ETTİK; RABBİMİZ, BİZİ ZULMEDEN BİR KAVİM İÇİN BİR FİTNE (KONUSU) KILMA.” (Yunus Suresi, 85)
“VE BİZİ, KAFİRLER TOPLULUĞUNDAN RAHMETİNLE KURTAR.” (Yunus Suresi, 86)
Ve derler ki: “RABBİMİZ YÜCEDİR, RABBİMİZİN VA’Dİ GERÇEKTEN GERÇEKLEŞMİŞ BULUNUYOR.” (İsra Suresi, 108)
O gençler, mağaraya sığındıkları zaman, demişlerdi ki: “RABBİMİZ, KATINDAN BİZE BİR RAHMET VER VE İŞİMİZDEN BİZE DOĞRUYU KOLAYLAŞTIR (BİZİ BAŞARILI KIL).” (Kehf Suresi, 10)
Ancak: “ALLAH DİLERSE” (İNŞAALLAH YAPACAĞIM DE). Unuttuğun zaman Rabbini zikret ve de ki: “UMULUR Kİ, RABBİM BENİ BUNDAN DAHA YAKIN BİR BAŞARIYA YÖNELTİP-İLETİR.” (Kehf Suresi, 24)
“Çünkü gerçekten Benim kullarımdan bir grup: “RABBİMİZ, İMAN ETTİK, SEN ARTIK BİZİ BAĞIŞLA VE BİZE MERHAMET ET, SEN MERHAMET EDENLERİN EN HAYIRLISISIN, DERLERDİ DE, siz onları alay konusu edinmiştiniz; öyle ki, size benim zikrimi unutturdular ve siz onlara gülüp duruyordunuz.” (Müminun Suresi, 109-110)
Ve de ki: “RABBİM, BAĞIŞLA VE MERHAMET ET, SEN MERHAMET EDENLERİN EN HAYIRLISISIN.” (Müminun Suresi, 118)